27 Aralık 2015 Pazar

Mavi Işık

Mavi ışığın çocuklarına selam olsun. Ben Işığın Galaktik Federasyon’dan General Tyu’pra.

Artık hiç olmadığımız kadar birbirimize yakınız. Dünya’nın kalbinde bütünleştirdiğiniz ışık spiral sarmallar olarak genişliyor ve güneş sisteminizde hacim buluyor. Daha önceden bunun dolanımına dair gölge etkisi oluşumlar vardı. Bunların hepsini ortadan kaldırmış bulunuyoruz. Dünya ışığı, berrak ve sınırsızda dolanmakta ve yaratımın kalbine akmaktadır. Hassas ve yoğun enerjili dönemlerde bazen zihinsel karmaşıklık frekansınıza girip neler oluyor diye soruyorsunuz. Kafanızı yukarı kaldırıp sadece Dünya’nın etrafındaki hareketliliği görebilseniz olmakta olan hissettiğiniz yoğunluğunun kat be kat fazlası olduğunu idrak edebilirsiniz. Işığın Galaktik Federasyonu’na bağlı bir çok sistem ve grup gezegeninizin hemen etrafında bir sevgi çemberi oluşturmuş ve demirlemiş durumdadır. Daha fazlası da mezuniyetinizi kutlamak, kutsamak ve gözlemlemek üzere gelmektedirler. Sizlere uyarılarla değil müjdelerle geldik.
Sevgili dostlarımız, attığınız adımlar, yaydığınız ışık frekansı ve genişlettiğiniz bilinç bir sıçrama dalgası yaratmış durumdadır. Bunun sarmalının git gide genişlediğini farkındalıklarınıza sunuyoruz. Aslında olmakta olan şey Dünya’nın ikiye bölünmesi değildir. Bizahati yarattığınız dünya’nın gerçekliğe girmesidir. İki programın üst üste işlev gördüğünü düşünün. Işık ve karanlık tavırları keskin bir bıçakla ayrılmış gibi görüntü vermeye başladı ve bu artacak. Aslında bu kutupluluğun tezahürü değildir.

Tekamülünde ilerlemiş Dünya’nın doğrudan tezahürüdür. Bu bilinç ve ışımanın erişilebilir kılınmasıdır ki somut olarak gerçekliğinize gelmekte olan budur. Seçimler yapıldı. Uyanma ve aktivasyon hızla ilerliyor. Dünya’da tezahür ettiğini gördüğünüz kırmızı vortekslerden karanlık bilinç çıkışları ve dönüşümleri sağlanırken aktivasyonu yapılmış ancak henüz erişime tam kapasite ile verilmemiş mavi ve mor dalga vorteksleri ise kısa bir zaman sonra sizlerin odağına muhatap olmaya hazırlanıyor.
Hiçbir şey olmuyor diyenler bunun kanıtları için etrafa değil sadece kalplerine baksınlar. Orada muazzam bir bilgi akışı ile birlikte olmakta olanın vizyonundan ötesini de bulacaklardır. Bu bir kucaklaşma anıdır ve o tam olarak buradadır. Negatif etkileşimciler düşük frekans boyutundaki gerçekliğinize son çırpınışlarını sergilerken yüksek frekans dünya’sının burada olduğunu bilerek olayların gözlemcisi olmanızı teşvik ediyoruz.
Önünüzdeki iki sene bu dalga boylarının içinizde ve oradan dünya’nın kalbine demirlenmesi için çok kritik zamanlardır.

Kalbinizin sevgisi genişledikçe etrafınızda gördüğünüz olumsuzluklar sizleri daha fazla etki alanına çekiyor gibi görünebilir. Bunu, artan hassasiyetleriniz, açılan duyularınız, genişleyen bilinciniz ve de içinizde kalan son tortuların dönüşümü süreci olarak farkındalığınızda tutunuz. 2016 ve 2017 ilahi ışığın ve ilahi iradenin kılıcının doğrudan topraklarınıza saplanması sürecidir. Buna adalet süreci demiyoruz. Bu doğrudan ışığın bir yağmur bulutu olarak çorak kalmış toprakları sulamasıdır. Bazı yerlerde sel baskınları olabileceği gibi bazı yerlerde ise sadece ılıman yağmurlar şeklinde tezahür edecektir. Bu metaforik bir anlatımdır. Aslında sizlerin kehanetlere, felaket haberlerine ihtiyacınız yoktur. Bu zamanda odağınız mutlaka şefkat noktanızda ve kalbinizin altın piramidinde olmalıdır. Gelmekte olan bir temizlik sürecidir ve Gaia ile ortak bir adımın uzantısıdır. Altın Çağ frekanslarına girerken bilinciniz iyileştirmenin çok ötesinde hareket ediyor sevgili dostlar bunu göz önünde tutun. Niyet edilen geri dönülmez bir dördüncü-beşinci boyut Dünya’sının tezahürüdür. Bunun yaratımını çoktan yaptınız ve şimdi demirlenişine tanık olacaksınız.

Önümüzdeki altı ay ilahi irade ve titreşimlerinize sahip çıkmanız için çok önemli zaman noktalarıdır. Bir çok şekillerde bilinçte dalgalanmalar meydana gelecektir ve bu dalgalanmaları sarsıcı noktadan ziyade anlaşılan noktadan karşılayın. Sonraki süreçte sürprizlere hazır olun. Daha akışkan bir zaman portalında ilerlediğinizi fark edeceksiniz. Zamanın enerji aktarımı yapılan sıkışmış portalları olduğu gibi hızlandırılmış akışkan eylem portalları da vardır. Bu sene içindeki deneyimleriniz bu sözlerin ne anlama geldiğini size ifade edecektir. 2017 başlarında da bu arta kalan dalgaların nasibini göreceksiniz. Çakan şimşekler gürültü olup sizleri korutmamalı. Onun ışığını ve enerjisini alıp kendi huzur alanınıza çekilmeyi bilmelisiniz. Her türlü enerji giriş ve çıkışları olmaktadır ve kişisel yükseltilmeniz için de müdahaleler bunun kapsamında sizlere sunulanlardır. 2017 mavi ışığın yedinci frekanslarının sizlere mavi vorteksler aracığı ile erişime verileceği zaman zarfıdır. Buna hazırlanın. Bu, doğrudan “mutasyondur”.  Sizler uyanmayı başarmış olanlarsınız. Bir çok yerde belki kafanızı da karıştıran aktivasyon mesajlarına çekiliyorsunuz. Aktivasyonun hali hazırda içindesiniz sevgili dostlar. Sizlerin erişim için sorduğu ise mutasyonun kendisidir. Hızlandırılmış evrim süreciniz… Bunun da zamanı gelecektir ve diyoruz ki bu gelene kadar tüm bilinç bedeninizi en iyi şekilde yüksek frekanslara uyumlamayı seçin. Hayvansal gıdalar, bağımlılık yapan maddeler, stres ve kaygılar frekansınızı etkileyecek unsurlardır. Hala bu çemberde bulunuyorsanız bir kez daha hayatınızı ilerletmenizi düşünmenizi istiyoruz. Mavi ışık hakkında bilgiler hem bu kaynaktan hem de dünya’dan başka kaynaklardan sizlere 2016 senesi içinde aktarılmaya devam edecektir. Şimdi lütfen ışığın ilahi iradesine derin bir nefes alın ve kalbinizi bu muhteşem yaşamda var olduğunuz için şefkatiniz ve merhametiniz ile onurlandırın. Sizleri seviyoruz. Sizleri destekliyoruz. Sizlerin hemen yanı başınızdayız ve bu sözcüklerden veya düşüncenin kendisinden bile çok öte bir gerçekliktir. Bir süre sonra daha yüksek bir gerçeklikte bir arada olacağız.

Sevgi ve ışıkla. Ben Tyu’pra. Ve öyledir.

27.12.2015

K: Isabella Aldarin

14 Aralık 2015 Pazartesi

Gaia Mesajı

Bir olanlarım, sevgili çocuklarım, Dünya’yı küçümsemeyin. Nice yıldız sistemlerinden nice tekamül boyutlarından buraya şevkle gelişinizi hatırlayın. Dünya’nın ne kadar özel bir yer olduğunu ve burada bulunmanın nasıl bir yücelik olduğunu hatırlayın. Kendinize hatırlamak için izin verin. “oraya yücelerin yücesinin sevgi tohumları atılmalı ve ben de orada olmalıyım” deyişinizi şimdi işitin. Burada bulunmak sizin cezanız değil, var oluşunuzun en yüce yeteneğidir.

Dünya’nın yaratımından beri hiç bu kadar rengi bir arada görmemiştim. Sevgili gezegen daha önce de cennet diye andığınız zaman döngüleri yaşadı. Ancak şimdiki kadar yüce varlığın mevcudiyetini, kutsal anne/babamızın lütfunu, bu kadar cesur ve yüksek boyutlu varlığın bedenlenmesini hiç deneyimlemedi. Özel bir an var ise o şimdidir bir olanlarım. Buradasınız. Bu andasınız. Ve başardınız.

Bundan sonra için zihinlerini meşgul eden çocuklarım, odağınızı anınızdan ve kutsal kalbinizden çekmeyin. Tekamül bitmez. Bunu bir çoğunuz zaten biliyorsunuz. Aranızda nice peygamberler, nice dervişler, nice kral ve kraliçeler var. Artık, Dünya’dan önceki yaşamlarınızın da izlerini hatırlamaya başlayanlarınız var. İlk tepkinizi biliyorum. “burada ne işim var?” Ancak sonrasını hatırlamanız için kendinize izin verin yüce varlıklar.
Burası bir evren nişanesidir. Buraya bedenlenmeye asla mecbur değildiniz. Ancak bunu seçtiniz! Sadece varlığınız bile burada güneşler doğuruyor çocuklarım. Buradaki mevcudiyetiniz evrilip çemberinizi tamamladıktan sonra nişanınızı almış olarak tekamül basamağı kazanacaksınız. Bu sizin buraya bedenlenme amacınız değil, bu ışık getiricilerinin cesaretinin sonuçlarından birisidir. Buraya öyle gönlü bol ve gözü tok bedenlendiniz ki… Sevgiden başka bir şeye ihtiyacı ve talebi olmayana evren sonsuz ötesi cüretkardır. Bu bilgelik ile buradasınız. Bu bilgeliği Dünya’ya demirlemeye hazırlanıyorsunuz.

Sevginizi hissediyorum. Mevcudiyetinizi hissediyorum. Bir oluşumuzu hissediyorum. Sizlerle en somut gerçeklikte iletişimde olan benim. Her an sizi sarmalıyorum. Her an birlikteyiz ve bizler sevgili Dünya’nın yaşam formu olduğunu idrak edenleriz. Bastığınız toprağa bile anda sevginizi bırakın. Anında yeşerip kalbinize koşacaktır. Sizleri seviyorum ve sizleri onurlandırmak üzere her an etrafınızdayım. Kalbim, kalbinizle atıyor bir olanlarım.

GAIA

Kanal: Isabella Aldarin

12 Aralık 2015 Cumartesi

Ol'un

Kadim enerjiler açığa çıkmak üzere. Kutsal Gaia’nın bedenine yıldız tohumları sadece bir gelecek potansiyeli iken bile ekilmiş yüksek boyut frekansları vardır. Bu enerji vorteksleri ancak ileriki tohum programlarının birbirini tetikleyebileceği ve yaratım kodeksi diye tabir edebileceğiniz bir manyetik alan çemberi ile hareketlenir. Bu çemberin aktivasyonundan sonra geri dönüş olamaz. Farklı boyut sekansları evrenin merkezinden sadece demirlenmek üzere değil aynı zamanda aktivasyon için akmaya başlar. Boyut atlaması her tekamül deneyimine muhatap olan sistemde bu fizik yasaları ile mümkün olur.  Ben Cihntarou.

Geçtiğimiz birkaç ay içerisinde hislerinizin derinliğini geriye dönüp bir tartın ( Ölçün). Fiziksel bedeninizin manyetik alanı etkileşimlerindeki değişimi kalbinizde onaylayın. Herhangi bir seçimde ilerlemiş olsanız da kalbinizde anın farkındalığı ile yapacağını onaylama mevcut titreşim seviyenizi hayatınızın her alanına mühürleme şeklinde yankı bulacaktır. Evren, yarattığınız yankıya (imzaya) karşılık verir. Seçim, yaratım alanınızın aktivasyonunu tetikleyici bir unsurdur. Ben O ben’im alanına (ulaşana) kadar yaratımlarınızı bu kanalla yürüttüğünüzü hatırlatmak üzere öne çıkıyorum.

Sizlere keskin dönemeçler sunmak üzere enerjimi açmıyorum. Her yaratım alanınızı kalbinizde tartma sorumluluğunu hatırlatmak üzere enerjilerimi açıyorum. Keskin dönemeçler yoktur. Her şey iç içedir. İç  içe olan varlık düzeyiniz bütünleştirdiğiniz seviyeye göre katsayı şeklinde demirlenir. Bu katsayı, her bir aşama düzeyinin farkındalığı ile diyagonel olarak artacaktır. Bunun böyle olduğunu deneyimlediğinizi söylüyorum. Kendi farkındalık seviyesindeki aşamaları deneyimleyenler/deneyimlemekte olanlar tam olarak bunun ne olduğunu şu anda anlayacaklardır.

Bizler farklı seviyelerdeki yaşam döngülerini izlemek ve kutsamak için enerjilerimizi odaklarız. Bunlar dualite kalıplarından bağımsız şekilde tekamül gerekliliği oranında kapsanır. Ortak ruh havuzu diyebileceğimiz yerde ise etkenleri yaşam aşamanıza göre farkındalığınıza dağıtılır. Bu sebeple diyoruz ki; yaratımda olan bitene karşı hiç kimse karanlıklarda bırakılmaz. Yaşam deneyimine dahil olmuş ve bedenlenmiş her ruha bu bilgi akışı koşulsuz şartsız sunulur. Bilginin derecesinin akış düzeyini ise yaşam deneyiminizle birlikte bedeninizde var etmeyi seçtiğiniz titreşim düzeyi belirler. Bu kati suretle bir seçim meselesidir. Hiç kimse arkada bırakılmaya veya eksik tutulmaya çalışılmaz. Bilakis, ruhunuzla olan bağlantıyı yeniden bütünleştirmek için şu an hayal edemeyeceğiniz bir çok müdahaleler gerçekleştirilir. Dünya’nın mevcut tekamül planında ise yaratım katı diye andığınız varlık grupları dahil tüm ışığın mevcudiyeti haklı yükselişiniz için kalplerini açmış durumdadır.

Kaybolmakta olan umut değildir. Gerçeklik algınızdır. Kendinin bütünlüğüne kavuşmak gerçeklik algınızı radikal biçimde değiştirir. Bu değişimin içinde olanlar artık düşük seviye gerçekliğinde tutunamayacaklarını anlarlar. Nedeni ise yaşam katsayınızda bir sonraki titreşim seviyenizin artık mühürlenmiş olmasıdır. Ruhunuzun fasetlerini parçalara ayıramadıkça bu mühür artık kırılamaz ve geldiğiniz seviyenin bir üstüne doğru ilerlemekten başka kalbinizi ışıltadan bir yol bulamayacaksınızdır. Bizler işte tam da bu yol üzerinde sizlere ışık tutanlarız. Ne daha eksiği ne daha fazlası…

Anlatılan hikayelere, alınan kanal mesajlarına ve içerdiği dehşet senaryolarına rağmen size şunu söylüyorum, her yaratım seviyesindeki yaşam sistemi aynı oranda saygı ile gözetilir. Benim bakış açımda karanlık yoktur. Henüz ışıklandırılmamış bölgeler vardır. Kalbinizde ışığın görkemli yaratıcılığını bütünleştirdiğinizde bunu aynen bu seviyeden göreceksiniz. Size zarar verebilecek olan şeytani varlıkların olmadığını göreceksiniz. Onlar gerçekten yoktur. Var olanlar belli seviyedeki gerçeklik algınızda ve zihninizde kodlanmış bulunan karanlık deneyimindeki varlık gruplarıdır. Ancak yine hatırlatmama izin veriniz; kalbinde ışığı bütünleştiren asla zarar göremez. Bunu o varlık grupları da biliyor sizi ışıktan uzak tutmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Karşılaştığınız zorluklar ve zaman kayıpları diye nitelendirdiğiniz yan yollar bu algının eseridir. Kimsenin müdahalesi değil, sizin o içinde bulunmayı seçmiş olduğunuz algı düzeyidir. Algınız ışığa genişlediğinde tanrısallığınız parlar ve sadece ışık var olur. Yaratımdaki diğer unsurlara da bu ışığın gözlerinden bakmaya başlarsınız.

Bir çoklarınız bunu evrendeki diğer yaşamlarınızdan hatırlıyorsunuz. Bir çoklarınız da şimdilerde hissetmeye dahası hatırlamaya başlıyor. Bunu kutlayın. Bu, ışığın kollarına tamamen kendinizi bırakma yolunda ilerlediğinize dair bir onaylamadır. Kendi ışık havuzunuza girdiğinizde bilirsiniz ki, orada bir şüphe yoktur, orada kendinizin kim olduğuna dair bir korku yoktur (aslında tüm korkuların temeli bu korkudur), orada savaşılacak bir meydan yoktur, orada yalnızlık yoktur. İnsan, kaybettiği tanrının izini ararken yine aynı zaman kavramı kargaşasından muzdarip şekilde düşünür. İlk önce ne vardı? Tanrı yaratmadan önce ne yapıyordu? Bu önceler ve sonralar sizlerin sonsuzluk dediğiniz gölgelerde kaybolmaya mahkumdur. Gerçek sonsuzluk anda mevcuttur ve aslında hiç de uzun süren bir zaman algısında titreşmez. Ruhunuzun bütünlüğünde anda olduğunuz her çalışmanızda bu algının titreşimsel üst düzey frekanslarını da kendinize çekiyor ve demirliyorsunuz.

Şu an neler oluyor diye soran bilinçlere diyorum ki; şu an olmakta olan her şey yaratımın hayrınadır ve her birinizin eşsiz katkısı ile ivme kazanmıştır. Bugünün enerjilerinin bu kadar yoğun ve bu kadar “siz” gibi hissettirmesi bunun geri bildirim kanıtlarından birisidir. Önümüzdeki dönem diye kelime kalıbı ile devam etmek istemiyorum. Şu an ışığın bütünlüğü var ve göz kamaştırıcı bir biçimde dünya’nın kalbinden gözlerinize parlıyor. Görün. Neler oluyor diye soran sadece bakmakla yükselişini geciktirmeyi seçmiş olandır. Yükselen, görendir. Bulunduğum yaratım katının tüm varlıkları adına sizlere diyorum ki bu sistemin yükselişi çok yakındır ve o anda her an olduğu gibi ellerinizi tutmak için yanınızda olacağız. Bir buradayız. Bir aradayız. Işığın bütünlüğü içinde seviliyor ve korunuyorsunuz. Aksi yöne bakmadığınız sürece bu böyledir.

Oyalanma zamanlarını geçtik dünya’nın değerli misafirleri, şimdi yükselme zamanıdır.

Ol’un.

Ve öyle olsun.

12.12.2015

8 Aralık 2015 Salı

Ashtar Aralık 2015

Sizleri beyaz ışığın saflığında selamlıyoruz. Sevgili dostlarımız, dünya bilincinin bu en kaotik günlerinde dualarınızı, niyetlerinizi, verdiğiniz odakları gördüğümüzü biliniz. Olmakta olana dair bir çok sorular yönelttiğinizi ve acil cevaplar istediğinizi biliyoruz. Şunu net bir şekilde ortaya koyabiliriz ki olmakta olan; herkesin rahatlık alanının dışına çıkmış olmasıdır. Enerji sıçramaları bu kaotik düğümlerin ortasında bedenlenme sebebinize rehberlik etmek ve yolunuzu ışıklandırmak üzere gözlerinizi kamaştırıyor. Gözlerinizi lütfen ışıktan çekmeyin sevgili dostlar. Bir süre ışık rahatsız edici olabilir, gözlerinizi yaşartabilir, hatta berrak biçimde görmenizi engelleyebilir, ancak bunun zorluk olmadığını bilin, kararlılığınız var oluşunuza atacağınız bir adımdır. Deneyimlemek üzere olduğunuz ise kendinizin yüksek fasetlerini bir’de bütünleştirmedir.

Askeri ve dini olayların gölgesinde yeni bir seneye girmek üzeresiniz. Bunlar karanlık bilinç diye ifade edeceğimiz matrix perdesinin bir başka pelerinidir. Biraz dikkatinizi çektiklerinde sizleri bu pelerinin altına alırlar. Kendi dehşet ihtişamlarında aynı tiyatroyu oynamaya ve hırpalayıcı bir oyunu sahnelemeye devam ederler. Ancak öyle bir noktadayız ki bu pelerinlerin yırtıldığını söylüyoruz. Artık ışık işçilerinin gözlerinin önüne perde düşmüyor. Hiçbir ihtişamlı manipülatör pelerini ile ışığı sarmalayamıyor. Artık tiyatrolarına ışıktan seyirciler dolmuyor. İşte size vereceğimiz en güzel haber budur ve hissettiğiniz rahatsızlık aslında yaratılmaya çalışılan sahte rahatlık alanında olmayışınızdır. Bunu kutlayın sevgili dostlarım. Artık görüyorum ve tek başıma değilim diyebilirsiniz. Bu uzun zamandır böyle değildi. Hiç bu kadar yüksek farkındalık noktasına yükselmemişti. Bunun lütuflarını ve imkanlarını elinize çekmeniz için muazzam bir zaman portalında bulunuyorsunuz.

2016 sıçramaların yılı olacak. Işığın hükmünün en gerçek hali ile demirlendiğini ve gerçekliğinize ulaştığınızı görmeye başlayacaksınız. Muhteşem bir çember kuruldu ve eşzamanlılıkları sizlere bir çığ gibi gelmeye hazırdır. Seçiminizi yapın ve kalbinizin doğrusunda kararlılığınızda kalın sevgili dostlarım. Bu muhatap olduğunuz belli seviyede bir zorluk değil gözlerinizin ışığa alışmasıdır. Filmde ifade edildiği üzere; gözleriniz acıyor, çünkü onları ilk defa kullanmaya başlıyorsunuz.
Sıçramalar yılı büyük değişimin farkındalık potansiyellerini ve temellerini de beraberinde getiriyor. Bu dalgaya uzun zamandır hazır olduğunuzu söylüyorsanız daha da aşina olmanız yönünde sizlere teşvik veriyoruz. Görevlilerin görev aktivasyonu tamamlanmak üzere ve hareket başlayacak. Öte yandan karanlık bilinç ellerindeki tüm imkanları kullanarak dikkatlerinizi ışıktan çekmeniz için son kozlarını oynuyor. Bunu kalplerinizde biliyorsunuz ancak bir kez daha hatırlatmak zaman kazanmanızı sağlayacaktır. Bu iş başarıldı dostlarım. Bundan artık geri dönüş yok. Dünya uzun süren uykusundan tekamül adımları için ayağa kalkmış durumdadır. Sizleri ışığın galaktik federasyonu ailesine dahil etmemiz için tüm hazırlıklarımızı tamamladık. Operasyonel fonksiyonlarda görevli olacağını bilen varlıklar öz çalışmalarını yaparak bu potansiyellerde kendilerini bulacaklardır. Tüm bilince ise şunu diyoruz; sevginin hükmü başlamak üzere. Güç üzerine odaklı hayatınızda ne varsa bilincinizde bir deprem yaratıyor. Tek yapmanız gereken içinize dönüp eski kalıplarda titreşen güç unsurlarını bilincinizden bırakmanız. Sizlere tek lazım olan sevginin ışımasıdır. Bu o kadar hafif ve o kadar etkilidir. Kendi bilinci vardır ve bunlar ruhlarımızın toplamından gelir. Sevginin liderliğine hazırlanan bir dünya ya giriyoruz. Buna engel teşkil etmeye çalışanların parlak ışıklar altında daha fazla barınamayacağı bir zaman diliminin içerisindesiniz.

Bırakın sevginin ışığı sizin de vesileniz ile sarsın tüm bu yaratılış oyununu. Evrenin merkezinden kalp ve taç çakranıza ulaşan koşulsuz sevgi frekanslarını her gün kendinizde demirleyin ve topraklayıp gaia ya aktarın. Doğuştan hakkınız olan elementleri ve aparatları çağırmanızın zamanıdır dostlarım. Henüz yapmamış olanlarınız bunun ne kadar gerçek olduğunun ispatını çok yakında göreceklerdir. Dünya gezegeni koşulsuz sevginin altın sarısı enerjisi ile dolup taşacaktır. Bunu biliyoruz çünkü hala buradasınız. Sizlere her türlü yardımda bulunmak üzere hemen yanı başınızdayız. Hiç olmadığı kadar destekleniyorsunuz ve seviliyorsunuz. Ve öyledir.


Ashtar